İngiltere Kraliyet Donanması'na Ait HMS Bristol Gemisi Türkiye’de söküme verildi

Geminin sökümünü üstlenen şirket, en yüksek teklifi vererek gemiyi parçalarına ayıracak. HMS Bristol, İngiltere’den son yıllarda Türkiye’ye gönderilen birçok

İzmir Yayın: 26 Haziran 2025 - Perşembe - Güncelleme: 26.06.2025 13:28:00
Editör - Administrator
Okuma Süresi: 5 dk.
Google News

Geminin sökümünü üstlenen şirket, en yüksek teklifi vererek gemiyi parçalarına ayıracak. HMS Bristol, İngiltere’den son yıllarda Türkiye’ye gönderilen birçok emekli donanma gemisinden sadece biri oldu.

BBC Türkçe’nin İngiltere Savunma Bakanlığı raporlarından derlediği verilere göre, 2009-2024 yılları arasında İngiltere donanmasından emekliye ayrılan 31 geminin 25’i Aliağa’daki söküm tesislerine gönderildi. Ancak gemi söküm sektöründe kullanılan yöntemlerin çevre ve halk sağlığı açısından olumsuz etkileri olabileceği sivil toplum kuruluşları tarafından sıklıkla dile getiriliyor.

Göz Atınİzmir’de kritik İZBETON davasında ikinci gün: Gözler Aliağa’ya çevrildiİzmir İtfaiyesi, Aliağa’da büyük felaketi engellediAliağa’da korkutan orman yangını: Vatandaşların desteğiyle söndürüldü

Gemi Sökümü “En Tehlikeli İşlerden Biri”

Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO), gemi sökümünü yaralanma ve toksik maddelere bağlı meslek hastalıkları nedeniyle “en tehlikeli işler” arasında gösteriyor. İngiltere Savunma Bakanlığı sözcüsü, BBC Türkçe’ye yaptığı açıklamada, donanma gemilerinin sökümünde maddi açıdan en avantajlı anlaşmayı yaparken aynı zamanda “ihtiyaç fazlası ekipmanın sorumlu bir şekilde ele alındığından emin olunmaya çalışıldığını” belirtti. Ayrıca tüm sözleşmelerin etik davranış, modern kölelik ve işçi haklarına ilişkin taahhütlerle güvence altına alındığı vurgulandı.

Dokuz Eylül Üniversitesi Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü’nden Prof. Gökdeniz Neşer, söküme gönderilen gemilerde asbest, ağır metaller, ozon tabakasına zarar veren gazlar, radyoaktif maddeler ve petrol türevleri gibi zararlı maddelerin bulunabileceğini ifade ediyor.

Türkiye Gemi Sökümü İçin Neden Cazip?

İskoçya Strathclyde Üniversitesi Gemi Mühendisliği Bölümü’nden Dr. Sefer Anıl Gülbeyaz’a göre Türkiye, iş gücü ve çevresel düzenlemelere uyum maliyetlerinin Avrupa Birliği ve İngiltere’ye kıyasla daha düşük olması nedeniyle gemi sökümünde cazip bir lokasyon. İhalelere katılan Türkiye’deki şirketler, yüksek tekliflerle gemi geri dönüşüm ihalelerini kazanıyor.

Gemi sökümünde ekonomik değeri yüksek çelik gibi malzemeler geri kazanılırken, elde edilen parçalar ihale kazanan şirketler tarafından satılıyor. Belçika merkezli Gemi Söküm Platformu’nun verilerine göre Türkiye, Hollanda, Yunanistan, İtalya ve Portekiz gibi AB ülkelerinin de tercih ettiği önemli gemi söküm noktalarından biri.

Avrupa Birliği Komisyonu, tesis seçiminde fiyatın en önemli etken olduğunu, Güneydoğu Asya ve Türkiye’nin AB’ye kıyasla daha yüksek fiyatlar sunduğunu belirtiyor. İngiltere Savunma Bakanlığı sözcüsü ise tüm ihalelerin adil ve rekabetçi bir süreçle yapıldığını ifade etti.

Denetim ve Çevresel Endişeler

Aliağa’da yılda ortalama 150 gemi sökülüyor ve 22 gemi söküm tesisi faaliyet gösteriyor. Bunların dokuzu AB onaylı olup iş güvenliği ve çevresel standartlara göre denetleniyor. Ancak AB raporlarında zaman zaman işçi sağlığı ve çevresel standartlara uyumsuzluklar tespit edilerek ciddi uyarılar yapılıyor.

Türkiye’de ise Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, bu tesislerde rutin denetimler yapıldığını, mevzuata aykırılık halinde idari yaptırımlar uygulandığını açıkladı. Ancak bazı sivil toplum kuruluşları denetim sonuçlarının kamuoyu ile yeterince paylaşılmadığını belirtiyor.

Gemi Söküm Platformu temsilcisi Ekin Sakin, 2019’dan bu yana iyileşmeler olmasına rağmen kullanılan tekniklerin ve risk yönetiminin geliştirilmesi gerektiğini söylüyor. Özellikle Aliağa’daki baştankara yöntemi nedeniyle çevre kirliliği riskinin yüksek olduğu ifade ediliyor. Bu yöntemde gemiler önce denizde kesiliyor, ardından karaya çekiliyor; ancak bu süreç toprağa ve suya zarar verme ihtimali taşıyor.

Türkiye’de gemi söküm tesislerinin Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) sürecinden muaf tutulması eleştirilerin odağında. İzmir Barosu ve bazı meslek odaları, muafiyet kararına karşı dava açmış ancak mahkeme bu başvuruyu reddetmişti.

Aliağa’daki Kirlilik Tek Bir Nedene Bağlanamıyor

Araştırmalar, Aliağa’nın arsenik, kurşun, ağır metaller ve toksik maddeler açısından yoğun kirliliğe sahip olduğunu gösteriyor. Aliağa Belediyesi, bölgedeki tehlikeli atıkların kontrolsüz depolanmasına dikkat çekerek, sorumlular hakkında gerekli yaptırımların uygulanacağını açıkladı.

Prof. Neşer ise Aliağa ve çevresindeki kirliliğin gemi sökümü başta olmak üzere çok sayıda sanayi faaliyetinin sonucu olduğunu vurguluyor. Bölgede iki liman, LNG terminali, enerji santrali, rafineri ve birçok demir-çelik fabrikası yer alıyor. Türkiye’nin en büyük sanayi bölgelerinden biri olan Aliağa’da, kirliliğin kaynaklarının çok yönlü olduğu belirtiliyor.

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
ss